Çocukların diş yapısının takip edilmesi, ileride oluşacak daimi dişlenmenin sağlığı açısından çok önemlidir. Süt dişlerinin geçici olması, çoğu zaman ihmal edilmelerine ve erken çekilmelerine neden olmaktadır. Süt dişlerinin, doğal değişme sürelerinin tamamlanmasına kadar ağızda kalmaları, hem çene kemiklerinin gelişmesi açısından, hem de düzgün bir dişsel kapanışa temel olması açısından çok önemlidir. Çocuklarda ilk süt dişlerin sürmeleriyle birlikte (3 yaş civarı), anne tarafından diş fırçalamaya başlanmalı ve süt dişlerinde koruyucu uygulamalar yapılarak çürümeleri önlenmelidir Çocuklarda ortodontik muayene, ilk daimi dişlenmenin başladığı 6-7 yaşlar civarında olmalıdır. Bu yaşta yapılacak muayene ile, hem dişlerde oluşabilecek kapanış sorunları, hem de çenelerin iskeletsel bozuklukları teşhis edilebilir. Ortodontik sorunlar, bademcik, geniz eti, ağız solunumu ya da atipik (bebeklik) yutkunması sonucunda da ortaya çıkabilir. Çocuk ortodontisindeki temel amaç, ortodontik soruna yok açan etkeni ortadan kaldırmaktır. Bazen çok kolaylıkla uygulanan basit önlemler sayesinde, hiç tel ya da damaklık takmadan da ortodontik bozukluklar durdurulabilir. Çocuklarda uygun önlemler alınıp, neden ortadan kaldırılırsa, ortodontik ve ortopedik sorunlar, belli seviyede düzelme gösterebilirler.
Bebeklerde dişlenme, 3-6 aylar arasında, kesici dişlerin sürmesi ile başlar. Bu süreç, 3 yaşlarına kadar devam eder. 3-6 yaşlar arasında dişlenmede değişiklik olmaz. 6-7 yaşlarında daimi kesicilerin ve 1. büyük azı dişlerinin sürmeleri ile başlayan daimi dişlenme ise, 12-13 yaşlarında köpek dişlerinin sürmesi ile biter. Çocukluk çağında dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri, 6-7 yaşlarında süren 1. büyük azı dişlerinin korunmasıdır. Bu dişler çoğu zaman süt dişleri ile karıştırılır ve ihmal edilir. 1. büyük azı dişleri, dişlenmenin temel taşlarıdır ve sürmekte olan diğer daimi sişler için rehberlik yaparlar. Bu dişlerin temizliğine çok dikkat edilmeli ve fissür örtücü (dişlerin çiğneyici yüzeylerindeki doğal çatlakların kapatılması) uygulamaları ile dişler çürüğe karşı korunmalıdır.
Çocuklarda Oluşabilecek Bazı Sorunlar, Aileler Tarafından da Teşhis Edilebilirler. Dikkat Edilecek Noktalar Şunlardır:
• Dişlerin çok önde ya da arkada olması,
• Dişlerin birbirlerini örtmemesi ve dilin yutkunma sırasındadışarı çıkması,
• Ağız açık uyuma,
• Dişlerin çok aralık ya da sıkışık olması,
• Sağ ya da sol taraftaki dişlerin eş zamanlı sürmemesi,
• Parmak- biberon emme alışkanlıklarının devam etmesi,
• Alt ya da üst çenenin, ağız dışından da belirgin olacak şekilde önde ya da arkada olması.
Ortodontide ideal tedavi zamanı, problemin tipine ve şiddetine bağlı olarak, ortodonti uzmanı tarafından belirlenir. Basit dişsel sorunların tedavisi genellikle tüm dişlenmenin bittiği 12 yaşına kadar ertelenir. Bununla birlikte özellikle 1. büyük azı dişlerini ilgilendiren sorunlar, süt dişlerinin erken kaybıyla ortaya çıkan sorunlar ve çenelerin iskeletsel sorunları daha erken yaşta tedavi edilmesi gereken problemler listesine girerler. Özellikle alt ve üst çenenin konumlarıyla ilgili sorunlar, çocuğun büyüme potansiyeli kullanılarak düzeltildiği için, 7-8 yaşlar civarında tedaviye başlanır ve 11-12 yaşlar sırasında da tedavi bitirilir.
Tedavide Kullanılan Yöntemler Nelerdir?
Çocuklardaki ortodontik ve ortopedik sorunların düzeltilmesinde pek çok yöntem ve aparey vardır. Ortodontik tedavi prensiplerinin en başında problemin sebebinin ortadan kaldırılması vardır. Örneğin ağız solunumu sebebiyle ön dişlerinde açıklık olan bir çocuğun tedavisinde uygulanacak ilk yöntem, ağız solunumunun sebebini bulmak (bu amaçla KBB uzmanlarından da yardım alınabilir) ve önlemektir. Sebebin ortadan kaldırılması açıklığın şiddetini ve ilerlemesini durduracaktır. Bununla eş zamanlı olarak, dil alışkanlıklarını kontrol edecek damaklıklar ve dil egsersizleri uygulanarak açıklık düzeltilir. Buna benzer biçimde her soruna özel tedavi yaklaşımları vardır.
Ortodontik tedavide genel olarak 2 çeşit aparey(çocuk diş teli) kullanılır. Bunlar ağız dışı aygıtlar ve ağız içi aygıtlardır. Ağız dışından takılan aygıtlar (çenelik ve enselikler gibi) genellikle iskeletsel sorunların düzeltilmesinde ya da ağız içinde kullanılan aygıtlara destek olmak amacıyla kullanılır. Ağız içi aygıtlar da, hareketli apareyler (damaklıklar) ve sabit aygıtlar (diş telleri, braketler) olmak üzere 2 çeşittir. Damaklıklar genelde çene darlıklarında ya da yer tutucu olarak kullanılırken, braketler, boşlukların kapatılması ve dişlerin eksen eğimlerinin ayarlanması gibi daha detaylı tedavilerde kullanılırlar.
Ortodontik sorunlara, ortopedik (iskeletsel) sorunların eşlik ettiği bazı durumlarda enselikler ve başlıklar gibi ağız dışı aygıtlar da kullanılabilir. Bu aygıtlar büyümekte olan iskeleti doğru yönde yönlendirebilir ve erişkin yaşta oluşabilecek cerrahi müdahaleleri engellemekte oldukça başarılıdırlar. Bu aygıtlar genellikle günde 18 saat civarında takılırlar ve hem ortodontik hem de ortopedik etki gösterirler.
Çocuk ortodontisinde kullanılan bir başka yöntem de sabit aygıtlardır (diş telleri, braketler). Braketler dişlerin üzerine özel bir yapıştırıcı ile yapıştırılır ve tedavi boyunca çıkmazlar. Bu aygıtların avantajı, daha hızlı diş hareketinin sağlanmasıdır. Çocuğunuzda nasıl bir tedavi mekaniğinin kullanılacağına ortodonti uzmanı karar verecektir.
Tedavi Sırasında Nelere Dikkat Etmek Gerekir?
Ortodontik tedavi süreci, çocuklar tarafından, büyük hastalara göre daha kolay tolere edilir. Tedavi gören çocuklar, ders çalışabilir, oyun oynayabilir, spor ve sanat aktivitelerinde bulunabilirler. Tedavi sürecinin ilk bir kaç gününde ağrı ve sıkma hissi olsa da, zamanla dişler ve ağız dokuları bunlara alışır ve sanki teller hiç yokmuşçasına bir adaptasyon olur. Dişlerdeki düzelme, sadece estetik ve fonksiyonel yararlar sağlamakla kalmaz, çocukların, dişlerinin görünümünden dolayı duydukları psikolojik sıkıntıların da giderilmesine yardımcı olur.Ortodontik Tedavi Ne Kadar Sürer?
Sabit aygıtların kullanıldığı durumlarda dikkat edilmesi gereken en önemli husus, uygun bir ağız bakımının sağlanmasıdır. Braketler, diş temizliğini zorlaştıran girinti ve çıkıntılara sahiptir. Normal şartlar altında dişlerin uygun biçimde fırçalanabilmesi için gereken süre 2 dakika civarındayken, diş teli takan çocuk hastalar dişlerini 3-4 dakika boyunca fırçalamalıdırlar. Tedavi sırasında sert besinlerin tüketilmesi, tellerin kırılıp bozulmasına sebep olabilir. Bunu engellemek amacıyla özellikle meyvelerin çekirdekleri çıkartılmalı, sert besinler dilimlenerek tüketilmelidir. Çocukların ortodontik tedaviye kolay uyum sağlamaları için, anne ve babaların desteği çok önemlidir. Çocuklara diş fırçalama alışkanlığı kazandırılması, yapılması gereken ilk şeydir. Bununla birlikte damaklıkların istenen saate takılmasının takibi de ebeveynler tarafından takip edilmelidir.
Çocuklarda uygulanan tedaviler, genellikle büyümeyle birlikte etki gösterirler. Iskeletsel bozuklukların tedavileri 1-3 sene civarlarında sürebilirken, basit yer darlıklarının ya da çapraşıklıkların tedavisi daha kısa sürebilir. Bu süre içinde genellikle 4-6 haftada bir randevuya gelinir ve tellere gerekli müdahaleler yapılır.
Çocuk tarafından çıkartılabilen aygıtların (damaklıklar, çenelik ve enselikler gibi) etkin olabilmesi için günde 18-20 saat civarında takılmaları gerekmektedir. Problemin büyüklüğüne göre ortodonti uzmanı gerekli kesin süreyi saptayacaktır. Apareylerin gereğinden kısa süre takılması, dişlerde düzelmenin yavaş olmasına, bazen de tedavinin aksamasına sebep olacaktır. Ortodontik tedavide hasta uyumu bu açıdan çok önemlidir. Hareketli aparey kullanımında sıklıkla rastlanan sorunlardan birisi de damaklıkların kaybedilmesidir. Damaklıklar yemeklerde çıkartıldığı zaman mutlaka kutusuna konmalı, kesinlikle peçeteye